LAER [Lowest achievable emission rate] Gerçekleştirilebilir en düşük emisyon oranı.
LAGÜN [Lagoon] Lağım çamurunun işlenmesinde kullanılan oksitleme havuzu.
LAĞIM ÇUKURU [Cesspool] Konutların pis su depolama tankı.
LENİTİK[ Lenitic ] Kendi kendine temizlenen, hızla akan sular.
LENTİK [Lentic] Göl, havuz, bataklık gibi kirliliğe maruz durgun sular.
LHD [Litre/household/day]Litre/Hane/Gün.
LİDAR (IŞIK SAPTAMA VE UZAKLIK TAYİNİ) [ Light detection and ranging] Uzak mesafeye yayılmış baca zerrelerini bulmaya yarayan hava kirliliğiyle ilgili teknik.
LİKEN [Lichen] Kayalarda ve ağaçlarda oluşan, sülfür dioksit gibi kirletici maddelerin varlığını gösteren suyosunu ve mantar birleşimi.
LİMNOLOJİ [Limnology] Tatlı suların fiziksel, kimyasal ve biyolojik durumlarını inceleyen bilim dalı.
LİNDAN [Lindane] Klorlanmış hidrokarbonlar ailesinden dayanıklı suda çözünmeyen bir tarım ilacı.
LİNYİT (ESMER KÖMÜR) [Lignite = brown coal] Düşük kalorili bir kömür cinsi.
LİTOSFER [Lithosphere] Genellikle yer yüzeyinden yaklaşık seksen kilometre derinliğe kadar uzanan yer kabuğu katmanı.
LİZİMETRE [Lysimeter] Buharlaşma sonucu su kaybı oranını ölçen alet.
LİZİZ [Lysis]Hücrelerin tahribi (yıkımı).
LNG [Liquefied natural gas ]Sıvılaştırılmış doğal gaz.
LPG [ Liquefied petroleum gas ]Sıvılaştırılmış petrol gazı.
LRT [Light rail transport; Long range transport] Hafif raylı ulaşım; uzun menzilli taşımacılık.
LTC [Laboratory test chamber]Laboratuar deneme odası.
LV [Limit values]Sınır değerleri.