MAB [Man and the Biosphere Programme] İnsan ve biyosfer programı.

MAC [Maximum allowable concentration] İzin verilebilir azami yoğunluk.

MAD [Maximum allowable dose] İzin verilebilir azami doz.

MADENCİLİK ATIKLARI [Mining wastes] Madencilik ça­lışmalarının sonucunda, bitki örtüsünü ve su kaynaklarını kirletici etkiye sahip materyel, özellikle kaya ve maden artıkları.

MAHALLE [Neighborhood] Bir kentsel alandaki coğrafi veya yönetsel alt bölüm.

MAKROBESİNLER [Macronutrients] Organizmaların nispe­ten büyük miktarlar halinde yararlandığı karbon, hidrojen, oksijen, azot fosfor, sülfür, potasyum ve kalsiyum gibi mineral besinler.

MAKROKLİMATOLOJİ [Macroclimatology] En büyük (ge­zegensel) ölçekli rejimler ve fenomenlerle ilgilenen, klimatolojinin alt dalı.

MAKROTÜKETİCİLER [Macroconsumers] Parçacıklar ha­lindeki organik maddelerle heterotrofik beslenme yoluyla enerjilerini sağlayan organizmalar.

MAKUL GÜNLÜK GİRİŞ [ADI = acceptable daily intake] Bir kaynağın üstesinden gelebileceği günlük kirlilik miktarı.

MALİYET ETKİNLİĞİ ANALİZİ [Cost-effectiveness analysis] Belirlenmiş bir amaca ulaşmak için mevcut olasılıkların maliyetlerinin karşılaştırılması. Burada herbir olasılığın dolaylı ve dolaysız tüm maliyetleri göz önüne alınarak toplam maliyeti en düşük olan seçilir.

MALİYET-FAYDA ANALİZİ [Cost-benefit analysis] Alternatif programları, potansiyel faydaları ve olası maliyetleri açısından değerlendirmeye yönelik bir analiz yöntemi.

MAMUR ÇEVRE [Built environment)Doğal çevre üzerinde insan eliyle gerçekleştirilen değişikliklerin, yapılar, parklar vb. dâhil olmak üzere, bütünü.

MANYETİK AYIRMA [Magnetic separation] Katı atıktaki metalleri, yeniden kullanılabilir hale getirmek için mıknatıs uygulama yoluyla ortamdan uzaklaştırma.

MAP [Major air pollutants ] Başlıca hava kirleticileri.

MARPO [ Marine Pollution Convention ] Deniz kirliliği sözleşmesi.

MARPOLMON [ Marine Pollution Monitoring Programme] Deniz kirliliğini izleme programı.

MATC [Maximum allowable toxic concentration] İzin verilebilir azami zehir yoğunluğu.

MCE [Marginal cost-effectiveness]Marjinal maliyet etkinliği.

MEDİ [Marine Environment Data Information System] Deniz çevresi veri ve bilgi sistemi.

MEGALOPOLİS [Megalopolis] Kümekent; birçok kentsel alanın daha büyük bir bütün halinde birleşmesi.

MEKANİK TOPLAMA [Mechanical collection ] Hava, su ve toprak kirliliğinin, daha önceden işleme tabi tutulmadan mekanik toplama yöntemiyle denetlenmesi ve önlenmesi.

MEPC [ Marine Environment Protection Committee] Deniz çevresini Koruma Komitesi.

MERKAPTANLAR [ Mercaptans ] Petrol rafinerilerindeki bir süreçte oluşan ve kostik soda ile ovularak (yıkanarak) ayrılan, keskin kötü kokulu, süIfür içeren organik bileşikler.

METALİK HURDA [Scrap] İşlenen metallerin kullanılmamış ve atılan parçaları.

METAN [Methane] Bataklık topraklarda, lağım sularında ve ayrıca kömür madenierinde organik maddenin anaerobik koşullarda ayrışmasından oluşan, genellikle bataklık gazı olarak adlandırılan, doğal, renksiz gaz. Atmosferde yoğunluğunun artması "sera etkisi"ne katkıda bulunur.

METROPOLİTEN ALAN (ANAKENT ALANI) [Metropolitan area] Büyük şehir ve ekonomik, toplumsal ve siyasal-idari etkenler nedeniyle ona bağlı civar yöreler.

METRUK ARAZİ [Derelict land] Terkedilmiş,kullanılmayan arazi; boş kalan arazi (nadas arazisi).

MEZOPOZ [Mezopause]Mezosferin üst kısmı.

MEZOSFER [Mesosphere] Meteoritlerin (göktaşlarının) yanıp yok olduğu sanılan, stratosferlerle termosfer arasındaki bölge.

MİKROBESİNLER [Micronutrients] Organizmaların çok kü­çük miktarlarda yararlandığı mineral besinler.

MİKROİKLİM [Microclimate] Küçük bir alandaki yöresel iklim koşulları.

MİKROORGANİZMALAR [Microorganisms] Biyolojik işle­me tabi tutma süreçlerinde aktif etki maddesi işlevi gören yâda indirgeme faaliyetine katkıda bulunan, sıvı atıklarda bulunan mikroskobik bitkiler yada hayvanlar.

MİKROPLAR [Microbes] Çok küçük bitkiler ve hayvanlar; hastalığa yol açan bazıları lağım suyunda bulunur.

MİKROPSUZLAŞTIRMA (DEZENFEKSİYON) [Disinfection] Hastalık yapıcı organizmaların sözgelimi klorlama yoluyla yok edilmesi.

MONOKÜLTÜR [Monoculture]Tek bir ürün yetiştirilmesi.

MP [Melting point]Ergime noktası.

MPN [ Most probable number]Bk. En olası sayı.

MUCUR [ Slag ]Cüruf, ergimiş metalin yüzeyindeki pislik.

MUTAGENLER [Mutagens] Genleri değiştirme yeteneğine sahip etki maddeleri.

MUTASYON [Mutation] Bir genin yâda kromozomun yapı­sındaki aktarılabilir değişim.

MW [ Megawatt ] Megawatt; bir milyon watt büyüklüğünde, ısı veya elektrik üreten tesislerin kapasitelerini belirtmekte kullanılan enerji birimi.